Şirket ortağıysanız, şirket yöneticisinden ne beklersiniz!?.. Kârlı yatırımlara imza atmasını, kârdan payınıza düşeni almayı umarsınız değil mi!?.. Peki ya şirkette, tüm harcamalar şirket yöneticisinin konforuna, keyfine yönelik yapılıyorsa!?.. Kar payı beklerken sırtınıza bir dünya borç yükleniyorsa!?.. Şöyle kar edeceğiz, böyle kazanacağız vaatleriyle yola çıkılıp, gelir getiren yatırımlar yerine tüm paranın şatafat, lüks ve gösterişe harcandığını öğrenirseniz ne yaparsınız!?.. Gelir getirmek bir yana, yapılan yatırımların yıllara yayılan bir dünya ödemesi olduğunu ve şirket ortağı olarak hisseniz oranında borçtan sizin de sorumlu olduğunuzu öğrenirseniz!?.. Ne işim olur benim şirketle diyebilirsiniz tabi!.. Ama malesef, şirket gibi yönetilen bir devletin vatandaşıysanız, üstelik kural tanımayan, kuralları keyfiyete uyduran; "Bir problem mi yaşadınız... Rahat olun. Bize hemen ulaşırsınız. Bürokrasiyi alaşağı ederiz, arkamızda Cumhurbaşkanımız var rahat olun. Mevzuatı da değiştir...
abdullahakbay.blogspot.com