Ana içeriğe atla

Olası deprem öncesi İstanbul'un kurtuluş planı...

Not: Yazı eski tarihte yazıldığı için zikredilen rakamlar şimdi kulağa komik gelebilir. Fiyat güncellemesi ile proje yine de uygulanabilir!..

İstanbul için depremin eli kulağında! 

İstanbul'un kurtuluşu olabilecek kentsel dönüşüm projeleri yanlış uygulamalar nedeniyle heba edildi. Emlak konut güvencesiyle tarlalara gökdelenler dikilirken, kentsel dönüşüm projeleri hep kaderine terk edildi ve çoğu hüsranla sonuçlandı!

Oysa tarlalar imara açılmayıp, rantsal dönüşüm yerine kentsel dönüşüm desteklenmiş, emlak konut kentsel dönüşüme güvence vermiş olsaydı; devlete hiç yük olmadan, tüm eski binalar yenilenmiş üstelik yol, otopark, sosyal alan sorunları da otomatik olarak çözülmüş olurdu...

Bu ülkeyi, bu şehri yönetenler bu durumu benden çok daha iyi biliyorlar muhtemelen! Ama ortaya çıkan ranttan istifade edenler, olası bir depremde ortaya çıkacak facianın büyüklüğü pahasına, doğru olanın yapılmasına izin vermiyor!

Eski mahallelerde birçok ev bulunduğu yerde yıkılıp yeniden yapıldı. Otopark, yol, sosyal alan sorunu çözülmediği gibi aslında deprem sorunu da çözülmüş olmadı!

Yapılması gereken şey çok basit aslında; artık yeni imar alanları açılmayacak, sadece kentsel dönüşüm alanlarında imar artışı yapılarak, mahalle mahalle hatta ilçe ilçe kentsel dönüşüm planlanıp, emlak konut güvencesiyle gerçekleştirilecek...

Şu anki durumda ne oluyor! Kelepir alınan tarlalar birleştirilip imara açılıyor, bir daire parasına satılan bir tarla bir anda onlarca kat değer kazanıyor! Hele bir de gökdelen ruhsatı verilmişse!..

Eğer artık tarlalar imara açılmaz ve konut ihtiyacı kentsel dönüşüm alanlarındaki imar artışı ile sağlanır ve bu iş adaletli şekilde yapılırsa bu işten herkes kazançlı çıkar!

Nasıl mı?

İstanbul’un kentsel dönüşüm gerektiren; yol, otopark, sosyal alan sorunu da olan; plansız yapılaşmanın zirve yaptığı; 3-5 katlı binalardan oluşan mahallelerinden örnek uygulama yapalım:

Eski evlerin kıymeti ortalama 300 bin TL civarında olsun. Olduğu yerde yıkılıp yeniden yapıldığında iki ya da üçü mütahite kalacak şekilde bina yenilenebiliyor. Yenilendiğinde bir daire altı yüz bine satılabiliyor olsun…

(Şuan ki durumda zaten yapılan bu ama yine otopark yok, sosyal alan yok, okullar yine eski…
Küçük ölçekli planlarla binalar sadece olduğu yerde yenilenmiş olur! Problemlerimiz çözülemez bir hal alır!)

Peki ama kentsel dönüşüm ile tüm mahalle yıkılıp yeni bir planlama ile yeniden yapılsa!..

Mahallede 1000 daire varsa, yeni planda; okul, sosyal alan ve ibadet alanıyla birlikte 1500 daire yer alsa; otopark, yol ve sosyal alan sorunları da çözüldüğü için yeni dairelerin değeri 800 bine çıkmış olsa…

İmar artışından kaynaklanan daire satışından mütahit, emlak konut ve belediyeye 
500*800 bin=400 milyon TL kalsa…

Daire sahipleri de bu yenileme için ortalama yüz biner lira katkı sağlamış ve 1000*100 bin=100 milyonda bu şekilde kaynak yaratılmış olsa; yenileme için 
400+100 milyon = 500 milyon TL kaynak yaratılmış olur. 

(4 katlı 125 bina, 1000 daireden oluşan bir mahalleye 20 katlı, her katında 5 daire olan 15 binayı, yani 1500 daireyi rahatlıkla sığdırabilirsiniz.)

125 binanın arasından geçen yolların yüz ölçümünü de hesaba kattığınızda; daracık bir sürü yol yerine, binaların altı otopark yapılıp; geniş yollar, trafiğe elverişli ana arterler, sosyal alan ve parklar için geriye bir sürü alan kalır!

Mahallenin nüfusu bir buçuk katına çıkar belki ama sağlam binalardan oluşan, bugünle kıyaslanamaz derecede yaşanabilir bir kent çıkar ortaya! Yolları, okulları ve sosyal alanlarıyla yepyeni bir şehir yaratmış olursunuz. İlçeleri birbirine bağlayacak geniş kara yolları bile planlanabilir…

Daire sahibi 100 bin koyup 300 bin ederi olan dairesinin değerini 800 bine çıkarıyor.

500 milyonu 1500’e bölersek daire başına mütahit-emlak konut-belediye ortaklığına 333 bin küsür lira kalıyor. Bu parayla evleri, okulları, yolları ile tüm mahalle yenilenebilir. Sistemin devlete bir maliyeti yok, emlak konut ve belediyeye de para kalıyor!

Tarlaya gökdelen diken rantiyeciler hariç bu işten herkes karlı çıkıyor! Planlı yapılaşma ile iki katı nüfus aynı bölgede refah içinde yaşayabilir, plansız olursa Bağcılar, Esenler vb. olur!

Tarlalara dikilen gökdelenlerde daireler 800 bin hatta milyona satılabiliyorsa birilerinin ne büyük paralar devşirdiğini varın siz hesap edin!

Otopark, sosyal alan sorunu çözüldüğünde, nüfusun yoğun olduğu kentsel dönüşüm mahallelerinde çok daha yüksek rakamlar telaffuz edilebiliyor...

Benim verdiğim örnek üzerinden çok farklı uygulamalar yapılabilir! Düşük gelir grupları için sosyal konutlar, yüksek gelir grupları için lüks konutlar planlanabilir ama ne yapılacaksa kentsel dönüşüm alanında yapılmalı! Artık tarlalar imara açılmamalı! En azından vatandaş olarak biz bunu talep etmeliyiz! Çünkü siyasilerin öncelikli kaygısı maalesef vatandaşının refahı ve güvenliği değil!

Eğer biz vatandaşlar olarak bizden toplanan vergilerin, bizim sırtımızdan oluşan rantın doğru şekilde kullanılmasını talep etmezsek böyle gelmiş böyle gider bu devran!

Tek yapılması gereken tarlalara imar vermekten vazgeçilip, kentsel dönüşüm alanlarında, emlak konut güvencesiyle ve imar artışı yapılarak bu işin topyekün halledilmesi! Yoksa 40 yıl daha bekleriz ama deprem beklemez!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar