Altı üstü, herkes birşeyler üretecek, üretilen takas edilecek ve herkes ihtiyacını karşılayacaktı!..
Öğretmen öğretecek, çiftçi gıda, işçi mamül üretecek, kimi taşıyacak, kimi satacak, kimi de evler inşa edecekti oturmamız için!..
Uzmanlaşma ve ihtiyaçların çeşitlenmesiyle sayısız meslek ve bütün bu işlerin ihtiyaca göre planlanması, bir düzene sokulması için devlet icat olundu!..
Devlet iyi yönetildiğinde herkes çalıştığının, hakettiğinin karşılığını alır! Kötü yönetildiğinde çalışmak isteyen iş bulamaz, çalışan çalıştığının karşılığını alamaz, birileri de oturduğu yerden, hakkını alamayanların hakkını cebine indirir!..
Niye böyle oluyor diye sorduğunuzda kimse ben bu işi beceremedim demez!.. İşi güzelce hamasete bağlar!.. Şartların elverişli olduğu toplumlarda hamasetin gideri çoktur!..
Herhangi bir etik kaygısı, fikri tutarlılık, hak-hukuk gözetmeksizin, milleti kendi menfaatleri doğrultusunda gaza getirmek amacıyla üretilen söylem ve eylemlere hamaset denir!..
Toplumsal düzenin bozulmaması için toplumu hamasetin etkisinden kurtaracak, yapılan yanlışları ortaya koyup toplumsal bilinci oluşturacak basın-medya kuruluşlarına, insanların hakkını arayacağı mahkemelere, denge ve denetim mekanizmalarına ihtiyaç duyulur!..
Bunların hepsi işlevini kaybedip, hepsi belli bir zümre ya da kişiye, belli bir amaca hizmet eder hale geldiğinde geriye iki ihtimal kalır! Ya sistem çöktüğü için sistem yeniden inşa edilir ya da yokluk ve sefaletin mecburi yaşam biçimi olduğu, birilerinin milletin sefaleti üzerinden kendi varlığını inşa ettiği bir düzene geçilir!..
Sanırım bir yol ayrımındayız!..
Yorumlar
Yorum Gönder